c) Giyim
Bozkır Türk giyim eyasının başlıca malzemesi koyun, kuzu, sığır, tilki ve az miktarda ayı derisi ile koyun, keçi, deve yünü idi. Eski Türkler bez dokurlar, giyecek için kendir yetiştirirlerdi. Yün kumaş ve bezden iç çamaşırları giyerlerdi. Hunlar Çin'e yünlü, kumaş ve çeşitli keçeler ihraç ederlerdi. M.Ö. 1. yıldan kalma, bir Hun hükümdar ailesine ait, Orta Asya'da Noin-ula kurganında 20 çeşit ipekli kumaş (Çin'den ithal) kalıntısından başka, üzerine bir Hun portresi işlenmiş yün kumaş ile, aplike süslü keçeler bulunmuştur. Romalılar keten gömlek giyildiğini ilk defa Hunlularda görmüşlerdi. Bozkırın "tipik" elbisesi ceket-pantalon idi. Süvari en rahat şekilde ancak böyle giyinebilirdi. Yukarıda söylediğimiz gibi, bu tarz giyinme, yabancı ülkelerde Türk usulüne göre yapılan asker ıslahat neticesinde dünyaya yayılmıştı (Milâd sıralarına ait Hun mezarlarından çıkarılan ceket, pantalon, gömlek, çizme ve çoraplar). Hazar prensesi Çiçek'in Bizans sarayına gelin gittiği zaman giydiği Türk tipi imparatoriçelik elbisesi (Çiçekion) orada moda olmuştu. Başka kavimler kopça kullandıkları halde, Türkler düğme kullanırlar ve ceketlerini, Çinliler ve Moğolların aksine, sola açarlardı. Türkler ayaklarına çizme, başlarına börk giyiyorlardı. İleri gelenler, makam sahipleri, daha çok başlıklarının daha uzun ve gösterişli olmasından tanınırdı.Hunlar, Gök- Türkler, Hazarlar, Oğuzlar ve Bulgarlara ait tarihî belgelere göre, Türk erkekleri genellikle uzun saçlı idiler, saygı alâmeti olarak börk ve başlıkları çıkarmak adet halinde idi.
Bozkır Türk topluluğunda el sanatları ileri idi. Dünyanın en geniş imparatorluklarını kurmuş olan bozkırlı Türkler büyük ölçüde ve çağına göre daima yüksek bir harp sanayiine sahip bulunmuşlardır. Bu üstünlüğü sağlayan vasıtalardan biri demir idi.