NEYİ KURTARDIK (ALINTI YAZI)

Neyi kurtardık!!

*** tarafından tutsak alındıktan sonra teslim edilen sekiz askerimizin teslimi sırasında yaşananlar. Çekilen fotoğraflar, insanın içini burkuyor. Bu ülkenin milletvekillerinin terör örgütü yanında el pençe divan dururcasına sergiledikleri tavır, isyan yaratıyor içimizde. Askerler teslim edildi bazı anaların yüreğine sular serpildi evlatlarına kavuştular. İşin bu yönü , askerlerimizin kurtulması sevindirici. Ama Türk Askerinin bebek katili resmi karşısında neredeyse hazır oldayken çekilen fotoğrafları, TBMM milletvekillerinin orada kahramanlık(!) yapıyorcasına ama ezik duruşları, *** nın yerini bilmediğini iddia edenlerin imza törenindeki varlıkları beni içten sarstı.



ABD deki müzakerelerin sonuçları da lafı güzaf. Bunları çok duyduk ve çok uyuduk.



Beş bin teröristin hakkından gelemeyen, ABD, Irak ve Türkiye imajı sarsıntı yaratıyor bizlerin yüreklerinde.



Acaba sayın başbakan Bush’a “senin 10.000 km uzaktaki Irak’ta ne işişn var” diyebildi mi, çünkü Türkiye trübinlerine oynarken bu sözleri bizzat ağzından işitmiştik.



Sıcak istihbarat ve anında tepki diye bir terim var bu görüşmeden sonra. Sanırım istihbarat ABD den gelecek biz vuracağız. Nasrettin Hoca’nın çalı hikayesini bilirsiniz, bana bunu hatırlattı ABD nin yardımı.



ABD’nin yardım etmek istiyorsa yapacağı tek şey var, Barzani ve Tlabani kuklalarına emir vermek hepsi bu.



Son günlerde Irak’ta pek fazla intihar saldırısı olmuyor, ABD yavaş yavaş istediği güvenliği sağlamak üzere. Irak politikalarını, Ortadoğu politikalarını uygulaması kolaylaşmaya başladı. Bu arada Türkiye’nin sorun çıkarmasını istemeyecektir, Kuzey Irak Kürtlerine de ihtiyacı var, bizim ağzımıza bir parmak bal çaldı, *** yı da fazla hırpalamadı. Biz de dilerim kanmamışsızdır bu oyuna.



Gazetelerde bakanlar DTP’lilerin suçüstü yakalandıklarını falan söylüyorlar. DTP *** konusunda kendini hiç saklamadı ki, bu ülkeye ihanet konusunda, sanki bölge halkını temsil eder gibi davranıp, *** ile birlik olduğunu hep söyledi. Bunda şaşıracak bir şey yok. Onlar Apo’yu başkanları, *** ‘yı da partileri olarak görüyorlar.



Bu memlekette sandıktan çıkınca her şeyin yapılabileceğini sananlar var. Kurumlara inanmayan, yargı kararlarına en tepeden karşı çıkanlar var. Bu ruh hali ile yönetilen bir ülkede ihanet bile sandıktan çıkmayı becerir hale geldi.

Anayasa, bölünmez bütünlük, laiklik gibi temel ilkeleri barındırırken, sandıktan çıkan bazı sapkınlıkların adına demokrasi der olduk. Demokrasinin bir orman rejimi olduğunu sanmaya başladık.



Bu yaşadıklarımızı artık anlamakta güçlük çekiyorum, biri bana anlatsın.



Önce insan noktasına ulaşmış bir insan olarak içime sindiremediğim bu insanlık dışı durumlara olan isyanımı anlatabiliyor muyum bilmiyorum ama ben bu halleri sindiremiyorum.