Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  PortalPortal  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 


 

 ÜÇ İHANETİN HİKAYESİ (ALINTI YAZI)

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
TURANCI_DELİTAY
Onursal Üye
Onursal Üye
TURANCI_DELİTAY


Kadın
Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 247
Nerden Nerden : ANKARA
Kayıt Tarihi Kayıt Tarihi : 13/02/09

ÜÇ İHANETİN HİKAYESİ (ALINTI YAZI) Empty
MesajKonu: ÜÇ İHANETİN HİKAYESİ (ALINTI YAZI)   ÜÇ İHANETİN HİKAYESİ (ALINTI YAZI) EmptyPtsi Mart 02, 2009 10:51 pm

üç ihanetin hikayesi

Bizler bilinçli olarak tarihimizden uzaklaştırıldık..

Yaşanan onca zorluklar, verilen savaşlar, Türklere uygulanan sömürü ve soykırımlar, yeryüzünün en büyük katliamları, en acımasız vahşetleri, en büyük ihanetleri sanki hiç yaşanmamış gibidir.

Ayni ihanetlerin bu günkü aktörleri de geçmişte neler olduğunu bilmelidirler ki, gelecekte baslarına nelerin geleceği bilsinler.

Hem ibret alsınlar, hem de ayaklarını denk alsınlar.



İste tarihimizden ibret verici üç ihanet öyküsü ve bugüne bağlantıları, benzerlikleri;


1-) Kurtuluş Savaşımız sırasında halk arasında 'Artin Kemal' (Ermeniden daha ermenici tutumu ona bu unvanı kazandırmıştır!)

Artin Kemal olarak tanınan Ali Kemal, milli mücadele aleyhine ve işgal güçlerini destekleyen yazılarıyla tanınmış, ihanetin ve mandacılığın sembolü haline gelmiş bir gazetecidir.

'Peyam-i Sabah' adıyla çıkardığı şer gazetesinde, 25.Nisan.1920 tarihinde ****** için:

'İdam, idam, idam.Mustafa Kemal cezasını bulacak' ,

Kurtuluş Savasını yapan Türk Milleti için:

'Bu mahluklar kadar basları ezilecek yılanlar tasavvur edilemez. Düşmanlar onlardan bin kerre iyidir' diye yazmıştır.

Mandacıların ve ihanet güruhlarının başını çeken bu adam, damat Ferit Pasa hükümetinde Milli Eğitim ve İçişleri bakanlığı yapmıştır.

Yakalandıktan sonra sorgusunda,

'Ben Türk Milletinde bu kadar büyük yasama gayreti ve mücadele ruhu olduğunu bilmiyordum. Bu bilgisizliğimden dolayı da mazur görülmeliyim çünkü hayatımın büyük bolumu yurt dışında geçmiştir.' demiştir.


Sorgudan çıkarılırken kendisini tanıyan halk tarafından bir anda linç edilmiş, yanında bulunan ve onu korumak isteyen görevliler dahi yaralanmıştır.

Ali Kemal'in İzmit'te linç edilmesinden sonra, İstanbul'da ne kadar işbirlikçi mütareke basın mensubu varsa,Amerikan elciliklerine ve limanda bekleyen İngiliz gemilerine sığınmışlardır.

Gelelim bugüne;

Ne gariptir ki;Artin Kemal'in linç edilmesinden sonra İngiliz eşinden olan oğlu Zeki Kuneralp, Türkiye Cumhuriyetinin Dış İsleri Bakanlığına girmiş ve Madrid Büyükelçiliği görevinde iken, karısı da ermeniler tarafından öldürülmüştür.

Onun oğlu, yani torun Selim Kuneralp ise önce İsveç Büyükelçisi olmuş ancak Stockholm'deki bir gazetede Türkiye aleyhinde yazılar yazdığı için Seul büyükelçiliğine kaydırılmıştır.Ayrıca sıkı bir AB ci olan Ali Kemalin torunu Selim Kuneralpin, Karen Fogla yaptığı yazışmalar İşçi partisi tarafından deşifre edilmişti. Nasıl olur bu?... demeyin!

Oluyor işte.

Daha sonra AKP hükümeti kendisini Dışişleri Bakanlığına müsteşar olarak atamak istemiş ancak, Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından bu isim reddedilmiş ve bu kişi daima Köşkten uzak tutulmuştur.

Bu kişi halen Seul büyükelçimizdir

Dede Artin Kemal'in adı,Türkiye Gazeteciler Cemiyeti sayfalarında,
önceleri 'Basın Şehidi' şimdilerde ise; 'Öldürülen Gazeteciler
Baslığı' altında, adi Uğur Mumcu ve Ahmet Taner Kislali'nin isimleri ile yan yana geçmektedir.

Gelelim 'ibretlik' ikinci olayımıza :

2-) Dini bir sıfat taşıyan 'Sait Molla '30.Ekim.1918 tarihinde Mondros Mütarekesinin imzalanmasında sonra,Protestan misyoneri papaz Frew ile birlikte 'İngiliz Muhipleri-Sevenleri - Cemiyetini' kurmuştur.
İngiliz Muhipleri Derneğinin, İstanbul'un işgalinden sonraki ilk bildirisi 21.Mart.1920 tarihinde Alemdar Gazetesinde 'İngiliz dostlarımız biraz geç kaldılar, daha önce gelmeliydiler' olmuştur.

Sait Molla 4.11.1919 tarihinde papaz Frew'e yazdığı mektubunda;
'Aziz üstadım Frew, Kurt Teali Cemiyetindeki yakin dostlarımızla görüştüm. Kurt aşiretlerinin yasadığı bölgede büyük bir ödeneğe ihtiyaç vardır.

Aksi halde ayaklanmayı teşvik edemeyiz' diye yazmıştır.

Kurtuluş Savası sonrası Yunanistan'a kaçan Molla Sait,hizmet ettiği yunanlılar tarafından hapise atılmış,ihanet ve sefalet içinde ömrünü tamamlamıştır.


3-) Manisa Mutasarrıf'ı (Valisi) Husnuyadis ve amca oğlu Menemen
ayaklanmacısı Derviş Mehmetin hikâyeleri;

Hüsnü Bey ve sülalesi, Girit'ten kovulmuşlar, Manisa'ya yerleşmişler, Hüsnü Bey vali seçildiği Manisa'da üç yıl boyunca, yunan işgal güçleriyle sarmaş-dolaş yasayarak işbirlikçi olmuştur.

Keza Derviş Mehmet de yardakçısıdır.

Fahrettin Altay Paşa'nın süvarileri Manisa'ya yaklasirken, dusman
yurdu terk edecek aldatmacasi ile Manisa ahalisini oyalayan Husnuyadis;
yunan işgal gucleri komutani General Bagorciye, Manisa'yi
terketmemeleri için yalvariyordu. Daha sonra Husnuyadis, yunanlılar ile Manisa'yi terk ettiğinde, ardında 5 bin kişi ölmüş, tecavüz edilen cocuklar, yakılan ve yıkılan evler kalmıştı. Ahalisinin çoğu öldürülmüş kalanları perişan edilmiş Manisa'nın üçte ikisi yanmış ve enkaz altındaydı.

İste bu Giritli Hüsnü Bey-Husnuyadis daha sonra kactigi Yunanistan'da bir kilisenin terk edilmiş bir köşesine atılan mezarının başına 'haçı kırık' bir mezar taşı dikilerek, üzerine; 'Palio Turko - Serseri Türk' yazılarak tarihin çöplüğüne atilmistir.

Ancak Husniyadis ile birlikte Yunanistan'a bir kişi daha kacmistir;

o da amca oğlu Derviş Mehmet'dir!! !

Derviş Mehmet daha sonra yurda donerek Menemen isyanini tertiplemis ve Kubilay'ı şehit etmislerdir.

Derviş Mehmet'in ikinci esinden (Menemen-Sumbuller Koyu) torunu ise; TBMM Başkanı Bulent ARINÇ'tır!!!

******

Bu hainlerin ruhlarini, ihanet beslemektedir.
Ekmegini yedikleri ülkeye de, adına ihanet ettikleri ülkeye de
yaranamamış, kaçınılmaz ve ortak sonlarindan kurtulamamışlardır.

Bunların 'şimdiki numuneleri' de ayni sondan kurtulamayacaklardi r.

Ey ! Artin Kemal'ler, Sait Molla'lar, Husnuyadis'ler

İbret alin ve ayaginizi denk alin...

alıntıdır
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
ÜÇ İHANETİN HİKAYESİ (ALINTI YAZI)
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» GÜL (ALINTI YAZI)
» HARİKA BİR YAZI (ALINTI)
» CİNAYET (ALINTI YAZI)
» CAN YARISI (ALINTI YAZI)
» GÜZEL BİR YAZI (ALINTI)

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Osmanlı Tokadı :: Gençlik Kolları-
Buraya geçin: